Yaşar Sevim’in aramızdan ayrılışının 5.yılında, 9 Şubat
Pazar günü saat 11:00 da kabri başında onu sizlerle beraber anmak istiyoruz.
Öğle namazına müteakip Gazi mah. Kuba camisinde mevlüt okutulacaktır. Sevim Ailesi
Pehlivan ailesi olarak,
Sevim ailesinden bu mesajı her beş yıl alıyoruz. Yaşar Sevim Hocamızı
kabri başında anmak için… Hentbolun kurucusunu anmak için… Onu hiç
unutmadığımızı ve unutmayacağımızı
göstermek için… Yaşar Sevim Hocamızın hayatında olan insanlardan onunla ilgili
güzel anıları duymak için… Onsuz geçen
beş yılda neler olmuş, neler yaşanmış, hatırlamak için…
Mezarlığa yaklaştığımda bir çiçekçide durdum. Bir de baktım İsmail Hakkı Esemen geliyor. Önce beni
tanımadı. Ama ben onu çok iyi tanıyordum. Hentbol Federasyonu ilk Genel
Sekreteri… Tabii hemen 38 yıl öncesi hatırlandı. 38 yıl önceki hentbol ve 38
yıl önceki Yaşar Sevim… ve daha öncesi, basketbolcu Yaşar Sevim… futbolcu Yaşar
Sevim… atlet Yaşar Sevim…
Mezarlığa yaklaştık.
Tanıdık yüzler… Spor camiasından, oyuncu ve eğitmeni olduğu
basketboldan, üniversitelerden, yaşadığı sokaktan, ama en çok her şeyini
verdiği hentboldan simalar vardı. Dualar edildi… Gülen yüzlü resminin olduğu
kabristanının başında Yaşar Sevim anıldı.
Halen Ufuk Üniversitesi Mütevelli Heyeti üyelerinden, eski
milli basketbolcu ve antrenörü olan Operatör Doktor Orhan Girgin ise, Yaşar Sevim gibi yetenekli bir sporcunun
antrenörlüğünü yapmaktan duyduğu büyük memnuniyeti ifade etti. “Sizler Yaşar
Sevim’i, bir “hentbol adamı” olarak
anıyorsunuz. Ancak Yaşar Sevim, hentboldan önce çok iyi bir basketbolcuydu”
dedi. Yaşar Sevim’in basketbol oynamaktan ne kadar zevk aldığını, çok yetenekli
bir sporcu olduğunu ve her maçta en az 30-40 sayı kaydettiğinden bahsetti.
Bir dönem Çankaya Belediyesi’nde Başkan Yardımcılığı
görevini yapan, Yaşar Sevim önderliğindeki Çankaya Belediyesi Erkek Hentbol takımının
zirvede olduğu zamanlarda bu ekipte yer alan avukat Mahmut Bayram da, hentbolun bugünkü durumundan, bugün bulunduğu noktadan
hiç memnun olmadığını belirtti ve “Sizleri Yaşar Sevim Hocama şikayet ediyorum” dedi.
Çiçeklerimizi her tarafı çiçeklerle kaplı olan kabristanına
bıraktık ve Yaşar Sevim Hocamızın evine
yöneldik… Plakasında hala YS harflerinin
bulunduğu Sevim ailesinin aracıyla birlikte…
Sevgili eşi Mahire Sevim,
Yaşar Sevim Hocamızın, atletizm de ne kadar başarılı, futbolda nasıl yetenekli olduğunu, hatta
Galatasaray Futbol Kulübüne çağrıldığını, ama futbolu sevmediğini anlatıyor.
Yurt dışı sınavlarını kazanarak, nasıl
Almanya Köln Spor Akademisine gittiklerini… Yaşar Sevim’in orada nasıl başarılı
olduğunu, hentbolla nasıl tanıştığını ve Türkiye’yi hentbolla nasıl
tanıştırdığını…
Her sene Bursa’dan gelen, ilk milli takım kalecilerimizden
Yüksel Yıldız abimizin anlattığı hikaye ise
o dönem hentbolu tanıtmak için yapılan çalışmalara çok güzel bir örnek.
Yıl 1978. İlk Genç ve Yıldız Erkek Milli Takım Gelişim
Kampı. Kayhan Beyhan, Kazım Tekin ve Yüksel Yıldız’la birlikte, bir Japon eğitimcininde ders verdiği bu kamp,
Kayseri Talas da düzenlenir. Ağustos ayında yapılan ve birçok ilden 3 ya da 4 yetenekli sporcunun katıldığı
bu kamp, toplam 40 kişi ile başlar. Antrenman alanı çim sahasıdır ve aynı
tarihlerde orada kampta olan Ümit Futbol Milli takım ile saha paylaşılmaktadır.
Hentbolu tanıtmak için büyük çaba sarf eden, hentbolun ismini daha çok kişiye duyurmak
için büyük emek veren, gittikleri her
yere “Hentbolu Seviyoruz” pankartlarını asan
eğitmenlerin aklına bir fikir gelir. O sene başarılı bir sezon geçiren, bir sene
sonra Süper Lige çıkmayı başaran Kayserispor Futbol takımının sezon açılışı vardır. Bu hentbolun Kayseri
halkına tanıtılması için büyük bir fırsattır. Hemen iletişimler ve çalışmalar
başlar. Olumlu sonuçlanan bu girişimler neticesinde en fazla seyirci ile
oynanan hentbol maçı orta alan kurulan hentbol sahası ile çim sahada
gerçekleşir. Kayseride bulunan bir kumaş fabrikasından beyaz branda kumaşlar
temin edilir. Orta saha çizgileri ölçü alınarak, eldeki uzun 10 cm’lik
kumaşlarla ve başka yerlerden getirilen kalelerle nizami bir hentbol sahası
oluşturulur. Ayrıntılar dahi unutulmaz.
Jimnastik salonlarından yedek oyuncuların oturması için banklar getirilir.
Kimsenin bilmediği, ilk kez karşılaştığı bu spor dalının, bu sporun
kurallarının ve nasıl oynandığının birisinin açıklaması gerekir. Futbol
sahasındaki mikrofonun başına, uzun
yıllar hentbola hizmet eden, kısa bir süre Hentbol Federasyon başkanlığı
görevini üstlenen, milli takım ve
kulüplerde antrenör olarak görev yapan,
o tarihlerde Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü Eğitim Daire Başkanlığı görevini
yürüten Sedat Muratlı hocamız geçer. Maçın ilk dakikalarından itibaren, hentbol
sporunda kullanılan malzeme, hakem ve
oyunun kuralları hakkında bilgi verilir. Seyircilerin bu spor dalını daha iyi
anlamaları için kendi aralarında anlaşma yaparlar. Sporcuların bazı hareketleri
yavaş çekimde yapmaları istenir. Çünkü bu esnada Sedat Muratlı hocamız kuralları açıklamaktadır. Buldukları her
fırsatı hentbol için kullanan ve o gün
Kayseri Stadında yer alan bu sporcular, o dönemin hentbol milli takımını
oluşturan, uzun yıllar hentbolu başarıyla temsil eden sporculardı. Futbol karşılaşmasından 45 dakika önce oynanan
bu hentbol maçı 20 dakika oynanır.
Geçmişte böyle emeklerin verildiği, böyle insanların yer
aldığı, böyle çalışmaların yapıldığı hentbolun günümüzde de böyle çalışmalara
ihtiyacı var.
Atletizm, futbol, basketbol ve hentbol… Atlet, futbolcu,
basketbolcu ya da hentbolcu… Giyimi, davranışları, güleryüzü yani herşeyi ile
bizlere örnek olan, tam bir sporcu kimliği taşıyan Yaşar Sevim, bize çok şey bıraktı, bize çok
şey öğretti, ama…
0 yorum:
Yorum Gönder