Sayın Aziz Sancar,
Her gün acılarla, ağıtlarla uyanan, uyuyan güzel ülkemden "Selamlar" sayın Sancar..
"Selamlar" diyorum ama biliyorsunuz bugünlerde ne sesimiz çıkıyor, ne elimiz kalkıyor..
Hep ölüm, hep acı, hep gözyaşı..
Sağında asker, solunda polis vuruluyor.
Her gün başka bir eve bayrak asılıyor, her gün bir çocuk yetim kalıyor.
Kuzeyini sel alıyor, güneyinde bir çocuk vuruyor sahile..
Her gün başka bir eve ateş düşüyor, her gün yeni bir yer kazılıyor mezarlıklarda..
Hep ölüm, hep acı, hep gözyaşı..
Ama 10 Ekim 2015 bunların hiçbirine benzemiyor. Tam bir katliam..
Hem de ne sağında, ne solunda, ne kuzeyinde, ne güneyinde, bu güzel ülkemin tam ortasında oluyor.
Başkentimizin sembolu olan Ankara Garının hemen önünde, bir anda, on saniye içinde, yüzlerce insanımız can veriyor.
Yüzlerce insanımız can verdi, onlarca insan yetim, öksüz, yüzlerce insan yaralı, engelli, binlerce insan öfkeli, kızgın, yüzbinlerce insan acı içinde kaldı.
Sayın Aziz Sancar..
"DNA onarımı" ile Nobel Kimya Ödülüne layık görülmeniz yaşadığımız ülkede, yaşadığımız bu acılar içinde, mutlu olduğumuz tek güzel haber, yüzümüzü gülümseten tek güzel olaydı.
Sizinle gurur duyuyoruz. "DNA Onarımı" buluşunuz sayesinde kanser hücrelerinin tamamen önlenebileceği, kemoterapinin de ortadan kalkmasının mümkün olabileceği söyleniyor.
Kanser günümüzün en lanet, en korkunç hastalığı, diye biliyorduk.
Ancak bu lanet hastalık bile bir anda yüzlerce kişiyi haince, zalimce, en beklenmedik anda yok etmiyor.
Sizden öğrenmek istediğim;
Bir insanın hücreleri, nasıl diğer insanları öldürecek, yok edecek düzeye gelebiliyor, nasıl bu kadar ölümcül hale dönüşebiliyor.
Sizden ricam ise; (hastalıklı bölge hariç) bir insana dışarıdan ne enjekte edilirse edilsin, ne verilirse verilsin, ne söylenirse söylensin, ne yapılırsa yapılsın; insan vücudunun, insan hücrelerinin doğduğu günkü gibi tertemiz kalmasını sağlayacak, insan vücudunun, insan aklının ölümcül bir silaha dönüşmemesini sağlayacak bir buluş yapmanızdır.
Günümüzün en büyük hastalığı artık kanser değil, terördür. İki gündür hastaneler, kanser hastaları ile değil, terörün aldığı, yaraladığı insanlarla dolu. Teşhisler, DNA örnekleri, hastalıklı bölgeyi, kanserli bölgeyi bulmak adına değil, kendi yavrusunu, kendi insanını bulmak adına yapılıyor.
Artık terör, kanserden daha fazla can alıyor, can acıtıyor.
Sizden ricam budur sayın Sancar..
Bir insanın, insan gibi kalmasına, insan gibi davranmasına, insan gibi yaşamasına, yardımcı olun.
Saygılarımla.
0 yorum:
Yorum Gönder