Zeynur Pehlivan; Beden Eğitimi Öğretmeni, Milli Hentbolcu, Antrenör, Hentbol Yazarı; Eğitim Uzmanı, Milli Hentbolcu Zeki Pehlivan'ın Eşi; Lise Öğrencisi, Milli Hentbolcu Doruk Pehlivan'ın Annesi

10 Ağustos 2017 Perşembe


Trabzon’un ortasında, bir mahallede toprak bir saha getirin gözünüzün önüne… Sonra, bu toprağa kendi buldukları isimler ile koşarak çıkan gencecik çocuklara çevirin kafanızı Daha sonra da, sahada kendi çocuğunuz oynuyormuş gibi, oynanacak olan futbol maçı sanki kendi mahallenizde oynanıyormuş gibi geçin bir kenara ve çocuklarınızın beşe beş, tertemiz, profesyonellik nedir bilmeden oynadıkları o güzelim mahalle futboluna, o güzelim mahalle çocuklarına dikin gözünüzü!


Bir şey beklemeden, sadece o heyecanı yaşamak, o meşin yuvarlığın peşinden koşmak, topa hiç dokunmasa da o sahada bulunmak, hareketlerinden, nefeslerinden ve kirlerinden ne kadar mutlu olduklarını anlayacağınız çocuklara dikin gözünüzü! Ve en sonunda birinci olan takım oyuncularının altın bir kolye ile ödüllendirildiklerini… 

Ama, mahallede kendi aralarında kurdukları takım ile, bir futbol adamının düzenlediği bir turnuva için de, bir gün önce babalarının üç katlı evinde kampa girdiklerini de unutmayın ha


Bu toprak sahanın adı Ziya Bey Sahası… Adı saha, ama görevi: Trabzon’un yetiştirdiği en büyük değerlerden, Trabzonspor’a hizmet eden en büyük insanlardan Şenol Güneş’e göre bir okul; Sadi Tekelioğu’na göre sosyalleşmenin yanısıra yetenekli gençlerin öne çıkabildiği bir zemin; İhsan Derelioğlu’a göre kazanma duygusunun aşılandığı yer; Hamdi Aslan’a göre bir hedef etrafında birleşmenin öğrenildiği yer; Hami Mandıralı’ya göre Trabzon gençleri için bir kimlik kazanma yarışı; Abdullah Beşir’e göre gençlerin kaynaşması, birbirlerine ısındıkları yer; Giray Bulak’a göre futbolcuya dar alanda oynama ve duvardan pas alma imkanı sağlaması; Hayri Tekelioğlu’na göre tarihe tanıklık etmiş bir saha ve futbolla ilgilenenlerin buluşma noktası; Ömer Uzun’a göre Trabzonspor’un bütün oyuncularının yetiştiği yer ve duvar pasının duvardan alınması; Bizim Neslin Uşaklarına göre de bir bütünlük ve çok seçkin oyuncuların ihmal edilmeksizin Trabzonspor’a  katılmasına olanak sağlanmasıydı. 


Trabzonlu, okul ve mahalle çocuklarının o toprak sahaya çıkmalarının nedeni de 1977 yılında Trabzonspor’a çok büyük emekleri olan Sayın Özkan Sümer’in, “Trabzonspor’a nasıl kaynak oluşturabiliriz?” düşüncesi ile hayata geçirdiği ve fevkalade güzel sonuçlar veren Altın Kolye Futbol Turnuvasıdır. 


“Çocuklar Altın Kolye sayesinde kendi istekleri ile katıldıkları bu turnuvada seçilebilecek bir değer ortaya koyduklarında vasıtasız olarak Trabzonspor altyapısına katılma imkanı buldular. Bu potansiyeli, altyapıların olmadığı dönemde çok iyi bir şekilde değerlendirdiğimizi düşünüyorum." diyor bu müthiş başarının mimarı, Trabzonspor’da yapılanmanın, Trabzonspor’da her değişikliğin başındaki isim Sayın Özkan Sümer. 


   


Ancak; Trabzonspor’a hiçbir maddi yük getirmeyen, birçok yetenek ve lider çıkaran, kolyesi de zinciri de altından olan, turnuva süresinde kentte büyük heyecan yaratan, duvarların evlerin izleyicilerle dolu olduğu bu turnuva maalesef 7 yıl sürer. Özkan Sümer’in 1983 yılında altyapıdan ayrılması ile bu güzeller ötesi turnuva,  bu çocuksu, gencecik heyecan sona erer. 


Gençler artık futbol için buluşamaz, kamp yapamaz ve futbol için biraraya gelemez. Bir kültür, bir büyü sona erer. Çünkü artık Ziya Bey Sahası birkaç daire karşılığında verilmiş, yok olup gitmiştir. Artık Fortuna 83, KerkenkeleYomrasporİdmangücüHacıkasım, Gençler, Gençlerbirliği, İlkkan, UfukKorsansporOtogar, Faroz 81, YolsporOcakspor, AZ61, Kuyumcular, 100.yıl, Kalecik, Altınay, GuzgundereKavakmeydanı, Kavala, Cumhuriyet, Trabzonspor vb. gibi takımlar ve yeni isimlerle çıkacak çocuklar kaybolmuştur!


Futbolun Trabzon’daki bu muhteşem havası bozulmuştur artık! Ne o günler, ne de Ziya Bey Sahası, ne o muhteşem atmosfer geri gelir artık! Ne orada keşfedilen yetenekler, ne de Arafil Boyu’ndanGanita’danYenicuma’dan gelen gençler kalmıştır artık! Bir zamanlar isimlerini kendi koydukları mahalle takımları, heyecanla bekledikleri günler ve yeteneklerini sergileyecekleri bir turnuva kalmamıştır artık!


Bugün o turnuvanın görevini, birçok spor okulu ve çeşitli kulüplerinin altyapıları almış durumda… Ve, kitapçıktan edindiğimiz bilgilere göre hiçbir şey, 70’li yılların sonu ve 80’li yılların başında yapılan bu muhteşem organizasyonu, Trabzon’da ki bu inanılmaz futbol bütünlüğünü, futbolun genç, tertemiz çocuksu ruhunu tekrar getirmeyi, yaşatmayı başaramamış. 


Bu değerli bilgileri Trabzon’da ki çok değerli hentbol antrenörümüz, ki kendisi de Altın Kolye Turnuvasına katılan isimlerdendir, Sayın Ahmet Kaynak’ın bana gönderdiği küçük bir kitapçık ile öğreniyorum. Ancak öğrendiğim bu güzel bilgilerin yanında,  güzel birkaç şey daha öğreniyorum.

Bizim Neslin Uşakları (BNU) diye; Trabzon’da doğmuş, büyümüş, karakterini orada kazanmış, daha sonra iş ya da eğitim hayatı için İstanbul’a göçmüş ve yıllar sonra bir araya gelmiş kişilerin oluşturduğu bir grup var. İsimleri bile Ziya Bey Turnuvası kadar güzel olan, amaçlarının Trabzon’un kültür ve sosyal yaşamına katkı sağlamak olduğunu söyleyen bu grup yaptıkları birçok güzel organizasyondan sonra şimdi de, Ziya Bey Turnuvasını canlandırmak, o güzel günleri tekrar anımsatmak amacı ile harekete geçmiş durumdalar. 


“Geçmişte benim de katılma şansı bulduğum, ancak unutulmuş bir turnuvayı yeniden hatırlatmak, yaşamak ve yaşatmak istedik.” diyor Bizim Neslin Uşakları Derneği Başkanı Sayın Prof. Dr. Ergun Demirsoy. “Trabzon’un spor ve mahalle kültürüne önemli katkıları olan ‘Altın Kolye Turnuvası’nı yeniden organize etmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Geçmişte olduğu gibi yine mahallelerden toplanacak gençlerin lisanslı futbolcularla harmanlanacağı, belki de yeni yıldızların keşfedileceği bir turnuvaya birlikte imza atmak ve bu turnuvayı geleneksel hale getirmek dileğiyle…” diye ekliyor Sayın Demirsoy.


Trabzon gençlerine verdiği emek, Trabzonspor'a kazandırdığı değer, Trabzon halkına verdiği mutluluk, Türk sporuna yetiştirdiği yetenekler ve düzenlediği bu muhteşem turnuva için Sayın Özkan Sümer'e sonsuz saygılarımı,

Gençliği, mahalle kültürünü, yeteneği, birlikteliği ve güzel anıları bir spor dalı ile tekrar buluşturmak için yola çıkan Bizim Neslin Uşaklarına sonsuz sevgilerimi, 

Bana bu güzel bilgileri, futbola Özkan Sümer'in verdiği emek kadar hentbola emek veren çok değerli hentbol antrenörlerinden Sayın Ahmet Kaynak beyefendiye de teşekkürlerimi sunuyorum. 


Ve Trabzonspor Başkanı Sayın Muharrem Usta'dan, futbola ve gençlere hizmet eden, her yönü ile güzel olan bu muhteşem turnuvayı tekrar geleneksel hale getirmesini diliyorum. 

 


 

 


 






Posted by http://zeynurpehlivan.blogspot.com/ on 03:49  No comments »

0 yorum:

Yorum Gönder

Bookmark Us

Delicious Digg Facebook Favorites More Stumbleupon Twitter

Search