Zeynur Pehlivan; Beden Eğitimi Öğretmeni, Milli Hentbolcu, Antrenör, Hentbol Yazarı; Eğitim Uzmanı, Milli Hentbolcu Zeki Pehlivan'ın Eşi; Lise Öğrencisi, Milli Hentbolcu Doruk Pehlivan'ın Annesi

17 Ağustos 2016 Çarşamba

Bugünlerde; basketbolu bizlerden çok daha iyi bilen, basketbolcularıbizlerden çok daha iyi tanıyan insanlar kadın basketbolcularımızı çok daha iyi yazacak; sadece futbol, hentbol yazan, sadece dizi izleyen, sadece oyun oynayan, sadece telefonu ile kalan insanlar kadın basketbolcularımızı konuşacak; sokağa çıkan bir kadın, Olimpiyat Oyunlarında mücadele eden kadın basketbol takımımızın bir sporcusuymuş, onun formasını giymiş gibi gururla dolaşacak; basketbolcularımızın bu başarıları günlerce, saatlerce, sayfalarca, sayısız kelimelerle anlatılacaktır.

Gururla.. Onurla..

Evlerinde oturan insanlar dışarıdan gelen “Tıp, tıp, tıp!” seslerinin bir çocuğun elindeki basketbol topundan geldiğini bilecek; spor mağazasına gidenler basketbol topunu gösterip “Ver bakayım şu topu!” diye alıp birkaç kez yere vuracak; sabah çayını, kahvesini içenler “Ne maçtı ama!” “Ah o son saniye şutu yok mu!” diyecektir.

Sevgiyle.. Sempatiyle.. Hayranlıkla..

Okul bahçelerindeki basketbol potaları dolacak; sırtında Nevriye, Işıl, Birsel, Şebnem yazılı forma giyen çocuk sayıları çoğalacak; evlerinin odasına basketbol potası koyacak çok genç kız olacaktır. 

Umutla.. Özlemle.. 

Çok şey konuşulacak, çok şey yazılacaktır. 

En büyük, en anlamlı turnuvada yer alan tek Türk kadın takımı olmanın gururu, mücadele etmeden yenilmeyi kabul etmemenin, rakip farklı öndeyken bile pes etmemenin, herşeyini ortaya koymadan turnuvadan dönmemenin inancıyla verilen mücadelenin, hissedilen mutluluğun sanırım tarifi yoktur. 

Bir daha istemek, bir daha koşmak, bir daha denemek,

Bir daha istemek, bir daha koşmak, bir daha denemek,

Onlarca, yüzlerce kez aynı şeyi yapmak. Başarasıya kadar denemek, denemek, denemek. İnanılmazdı. Gerçekten inanılmaz

Sporun o şansı, o güzelliği olmasaydı, o güzel maç, o güzel mücadele o son saniye süzülüşü ile sonlanmasaydı eminim bir daha isteyecek, bir daha koşacak, bir daha deneyecektiniz.

Sizler; verdiğiniz muhteşem mücadele, gösterdiğiniz takım birlikteliği, bitmez tükenmez hırs, azim, güç, inanç ile; bu büyük organizasyonda yer almanın, güzel ülkemizi büyük bir onur ve gururla temsil etmenin ne kadar büyük bir mutluluk olduğunu gösterdiniz bizlere.

Sağolunvarolun.


Bir evden, bir sokaktan, bir otelden, bir otobüsten, bir soyunma odasından, bir sahadan tek bir sporcu geçer, tek bir sporcu yürür, bir sporcu oynar ama; arkasından binlerce kişi dua eder, binlerce kişi onu izler. 

Annesidir, babasıdır, kardeşidir, dedesidir, ninesidir, arkadaşıdır, sevgilisidir, antrenörüdür, masörüdür, idarecisidir, başkanıdır. Büyütmüştür, sevmiştir, desteklemiştir, emek vermiştir, yemek vermiştir, para vermiştir. Sporcular kadar zaman verir, sporcular kadar emek verirler. Ama bilinmezler, görünmezler.

Başta görünmeyen, bu başarı için yıllar öncesinden çocuğu ile birlikte yola çıkan tüm gizli kahramanlara, bu yolda her türlü desteği veren isimsiz tüm emektarlara, bu takıma tad veren herkese sonsuz teşekkürler. Spor, başarı her zaman ve heryerde birliktelik, dayanışma, yardımlaşma ister, güven ister.

Ve sahadaki görünen kahramanlar..

Söylenilen sözcüklerin hepsi yetersiz gelecek gibi geliyor. Sıkıntılı geçirdiğimiz şu dönemlerde ilaç gibi geldiniz. Sporun doğrularını, basketbolun, kadının mücadele gücünü, güzelliğini gösterdiniz. Bir basketbol topu ile hayata, umuda tutunma dersi verdiniz. Yılmadan, bıkmadan, sonuna kadar savaşmayı öğrettiniz. Aynı duruş ve aynı kararlılıkla, tek bir güç olarak hareket edildiğinde tüm zorlukların aşılabileceğini gösterdiniz. Bugünlerde hepsinden daha çok ihtiyacımız olan birlik, beraberlik, dayanışma duygularımızı Türkiye’den Brezilya’ya, basketbol sahalarına taşıdınız. Diğer branşlara, diğer sporculara örnek oldunuz.

İyi ki varsınız! Rio Olimpiyatlarındaki en büyük gururumuz oldunuz. Formalarınızı kimseye vermeyin. Böyle takımları, böyle başarıları, böyle mücadeleleri az görüyor Türkiye. Yine kendiniz yıkayın formalarınızı ve asın duvarınıza..

Tekrar tekrar bakın, tekrar tekrar hatırlayın! Ve şunu iyi bilin. 

Türkiye sizinle gurur duyuyor. 

                                                                                                                Zeynur Pehlivan

 

 


Posted by http://zeynurpehlivan.blogspot.com/ on 01:28  No comments »

0 yorum:

Yorum Gönder

Bookmark Us

Delicious Digg Facebook Favorites More Stumbleupon Twitter

Search