Bu
zamana kadar bu deyimle ifade edilen böyle bir felsefe duymamıştım. Ancak,
Hentbol Antrenörleri Derneği’nin 1996 yılında çıkarmış olduğu “Yedi Metre”
dergisini okuduğumda böyle bir antrenörlük yaklaşımı olduğunu öğrendim. Bu
felsefenin, aslında çok da yabancısı olmadığımız, bugün de geçerliliğini
koruyan ve altyapılarda özellikle dikkate alınması çok önemli olan bir yaklaşım
olduğunu gördüm. “ACEP Felsefesi’nin anlamı; sporcuyu kazanmanın ilk, oyunu ya da maçı
kazanmanın ikinci hedef olduğudur.”
Bugün
de, geleceğe yönelik hedefleri olan bir çok antrenör için bu yaklaşım
kullanılmaktadır. Antrenörlük, bir insan işidir ve bu felsefenin iyi görünüşü
insan ilişkilerindeki anlayışla yakından ilişkilidir. Sadece çevrenizdeki
sporcularla değil tüm herkesle iyi ilişkiler kurulması gerekir. Bununla
birlikte, sporcuların en iyi performanslarını gösterebilmeleri için psikolojik,
fiziksel ve sosyal yeteneklerini geliştirmelerine de yardımcı olunmalıdır.
Burada yapılması gereken, antrenörlerin danışman olmalarıdır. Antrenörlük
enerjisini, bilgisini, becerisini ve en önemlisi aklını bütün benliğiyle
aktarmalıdır. Kısacası, felsefesini sporcularıyla paylaşmalıdır.
Antrenörler
görevlerini yaparken egolarını evde bırakmalıdır. En çok ilgilendikleri konu,
oyunu kazanmaktan çok gençlerin oynamaları ve kendilerini geliştirebilecek,
özgüvenlerini kazanabilecek, kendilerini tanıyabilecekleri fırsatları yaratmak
olmalıdır. Toplumsal baskılara karşı koyabilmek ve ne olursa olsun antrenörlük
felsefesini koruyabilmek önemlidir. Antrenörün rolü, çeşitli yollarla
sporcularda değerlerin gelişmesini sağlamak, karar vermeleri için fırsatlar
sağlamak bu konuda onlara klavuzluk etmek olmalıdır. Felsefelerini sadece
kelimelerle değil aynı zamanda davranışlarla da desteklemeli ve model olmalıdırlar.
Böylece bu yaklaşım, onların kendi felsefelerini de geliştirmelerine yardımcı
olacaktır.
Unutulmaması
gereken, felsefenin ne söylendiğiyle değil ne yapıldığıyla ilgili olduğudur.
Çoğu kez antrenörler iki hedef arasında seçim yapmak durumunda kalırlar. Bu
seçeneklerin yönlendirilmesi ise antrenörlerin kendi doğruları çerçevesinde
oluşturdukları felsefe ile ilişkilidir.
KAYNAK:
Yedi Metre Dergisi, Hentbol Antrenörleri Derneği Eğitim Yayını, 1996 (2-3),
Sayfa 29-32
(Bu
yazı yukarıda verilen dergiden yararlanılarak hazırlanmıştır. Böyle yazıları
bizlere kazandıran hocalarımıza teşekkür ediyorum.)
Zeki PEHLİVAN
Zeki PEHLİVAN
0 yorum:
Yorum Gönder